İşte bazı insanların zehirlenip bazılarının zehirlenmemesinin nedeni…

Gıda Zehirlenmesi Neden Sadece Bir Kişiyi Etkiler?

Aynı masayı paylaştığınız arkadaşlarınızdan hiçbiri rahatsızlanmazken, sizin gıda zehirlenmesi geçirmeniz sizi şaşırtmış olabilir. Uzmanlara göre, aynı yemeği yiyen bir grupta sadece bir kişinin gıda zehirlenmesi yaşaması gayet normal bir durum.

Huffpost.com’un haberine göre acil servis doktoru Dr. Justin Mazur, hastaların genellikle, “Ben tek hastalanan kişi olduğuma göre gıda zehirlenmesi geçirmedim” gibi yanlış bir inanış içinde olduğunu belirtiyor. Esasında, normal bir gıda zehirlenmesinde herkesin aynı şekilde etkilenmemesi oldukça olağan bir durum.

Gıda zehirlenmesi, mide bulantısı, kusma, ishal ve ateş gibi mide-bağırsak semptomlarına neden olan bir durum olarak bilinir ve genellikle virüs, bakteri veya nadiren parazit bulaşmış yiyeceklerden kaynaklanır.

Bağırsak Mikrobiyomu Farklılığı Etkisi

Peki, neden aynı şeyi yiyenlerden sadece biri hastalanır? Dr. Mazur’a göre, bu durum bireyin bağışıklık sistemi ve bağırsak mikrobiyomundaki farklılıklardan kaynaklanmaktadır.

Trilyonlarca mikroorganizmadan oluşan bağırsak mikrobiyomunun, genel sağlığınızı önemli ölçüde etkilediği bilinmektedir. Sağlıksız bir mikrobiyoma sahipseniz, enfeksiyon durumunda zorluk yaşayabilirsiniz. Sağlıklı bir mikrobiyom, bu tür durumlarla daha rahat başa çıkmanızı sağlar.

Mazur, “Mikrobiyomu yetersiz olan kişilerde gıda zehirlenmesi vakalarının daha sık görüldüğünü” belirterek mikrobiyal çeşitliliğin ve yararlı bakterilerin önemini vurguluyor. Yetersiz mikrobiyom, genellikle patojen bakteri yoğunluğunun yüksekliğiyle karakterize edilir ve bu da riski artırır.

Ayrıca, gıda zehirlenmesine yakalanma olasılığını etkileyen diğer faktörlere de dikkat etmek gerekir.

Öncesinde Yediğiniz Besinler de Etkilidir

Dr. Mazur’a göre, kişinin enfekte olmasına sebep olacak kadar çok yemek yiyip yemediği ve aynı gün içinde tükettiği besinlerin önemi büyüktür. Örneğin, aşırı alkol tüketimi sağlıklı mikrobiyomunuza zarar verebilir ve sizi savunmasız hale getirebilir.

Dr. Mazur’un önerisi basittir: Sağlıklı bir mikrobiyomu desteklemek için sağlıklı ve dengeli beslenmek gereklidir. Bu şekilde bağırsaklarınız, gıda kaynaklı bakterilere karşı daha güçlü hale gelir.

Sonuç olarak, gıda zehirlenmesinin herkes üzerinde farklı etkiler yaratabileceğini unutmamak gerekir. Sağlıklı bir mikrobiyom, riski en aza indirmek için en büyük yardımcınız olabilir.

Related Posts

Damarlarınız yaşlı olabilir

Yaşınız 30’larda mı? Peki kilolu ve göbekli misiniz? Sigara kullanıyor musunuz? Daha çok hazır gıdalarla mı besleniyorsunuz? Yoğun stres altında mısınız? Bu sorulara yanıtınız çoğunlukla ‘Evet’ ise damarlarınız gerçek yaşınızdan çok daha büyük olabilir. Bu da kalp krizi, felç riskinizin yüksek olduğu anlamına gelir.

Kazakistan Sağlık Turizmi Fuarı

ALZ Kazakistan Uluslararası Sağlık Turizmi Fuarı Almatı’da başarıyla gerçekleştirildi

Her gün acı yiyenler dikkat: Bilimsel olarak kanıtlandı

Acı yiyeceklerin kilo verme üzerindeki potansiyel etkisi, uzmanların ve araştırmacıların dikkatini çekmeye devam ediyor. Pensilvanya Eyalet Üniversitesi’nden doktora sonrası araştırmacı Dr. Paige Cunningham’ın Verywell Health’e yaptığı açıklamaya göre, yiyeceklere lezzetini bozmayacak ancak acılık katacak kadar acı biber eklemek, daha az yemek yemenize yol açabilir.

Günde 1-3 fincan kahve içen kadınlar için çarpıcı araştırma sonucu

Yapılan yeni bir araştırma, kahve içmenin sağlıklı yaşlanmaya katkı sağlayabileceğini ortaya koydu.

Unutkanlık ciddi bir sorunun habercisi olabilir! Bu belirtilere dikkat

Nöroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Özden Yener Çakmak, unutkanlığın sadece yaşlılıkla sınırlı olmadığını, genç yaşlarda da sıkça görülebileceğini belirterek bu durumla başa çıkmanın yollarını anlattı.

İlaçtan daha etkili üç güç: Empati, bilgi, destek!

Doç. Dr. Ayşegül Koç, şizofreni tedavisinde toplumsal önyargıların kırılması, empati kurulması ve sosyal desteğin en az ilaç tedavisi kadar hatta daha fazla önem taşıdığını vurguladı. Medyanın sansasyonel dil yerine insani ve bilinçli bir yaklaşım benimsemesi gerektiğinin altını çizdi.